Eskişehir Tepebaşı Derman Aile Sağlığı Merkezi Doktorunun Davranışları

Ben raporlu kalp ilaçları kullanan emekli bir memurum. Biten raporlu kalp ilaçlarımı yazdırmak amacıyla 04.02.2025 tarihinde aile hekimi S.... Y.......’i, kendisinin verdiği telefon numarasından birkaç kez aradım. Telefonu açmayınca Eskişehir Tepebaşı Derman Aile Sağlığı Merkezi’ne gittim. Gittiğimde bana “Aile hekiminiz S.... Y....... saha çalışmasında, daha sonra gelin” dendi. O esnada mesaide olan diğer iki hekime yalnızca ilaç yazmalarını rica ettiğimde her ikisinden de olumsuz cevap almakla kalmayıp ciddi bir tepkiyle karşılaştım. Basit bir işlem için yardımcı olmamalarını doğru bulmadığımı kendilerine söylediğimde biri dilediğim yere şikayet edebileceğimi, diğeri eczaneden borç alabileceğimi söyledi. Ben şikayet ve müracaat usullerini de, eczaneden borç almayı da, satın almayı da çok iyi bilen biriyim ama her iki tavsiye de hak sahibi bir vatandaş olarak ağırıma gitti. Aynı esnada 70 yaş üzeri bir teyzeye de aynı gerekçe ile sonra gelmesinin söylendiğine bizzat tanık oldum. O yaşlı teyze o yaşına rağmen oraya kadar gelebilmişken bir çalışanın güler yüzle karşılayıp ‘’ Teyzeciğim hoş geldiniz, doktorunuz burada değil ama buraya kadar gelmişsiniz size nasıl yardımcı olabiliriz’’ demelerini çok isterdim. Defalarca aramama rağmen o gün aile hekimine kendi verdiği telefondan ulaşamadım. Büyük bir şaşkınlık ve memnuniyetsizlikle oradan ayrıldım. Ertesi gün (05.02.2025 tarihinde) aile hekiminin verdiği telefonun yine açılmaması üzerine ısrarla aradığımda telefonu bir hemşire açıp rahatsız olduğunu çok yüksek sesle, çok kaba bir üslupla bildirdi ve ben hekimin orada olup olmadığını bile soramadan telefonu yüzüme kapattı. İnternetten çalışma saatlerini 12:30 a kadar gördüğüm için ve öğleden sonra planlı işlerim olduğu için saat 12:00-12:10 arası aile sağlığı merkezine gittim. Gittiğimde öğle istirahatinde olduğunu söyleyen Dr. S.... Y....... muayenehane kapısını yüzüme çarparak kapattı ve kilitledi. İçeriden duyabileceği şekilde mağdur olduğumu, kendisine ulaşamadığımı, emekli asker olduğumu, sadece raporlu ilaç yazdırmak istediğimi belirtip yardımcı olmasını rica ettiğimde içeriden rahatsız olduğu, polis çağıracağı gibi bir şeyler söylediğini duydum ve o bunları söylerken ben yardımcı olmak istemediğini anlayıp yine büyük bir memnuniyetsizlikle evime döndüm. Dr. S.... Y....... orada olmadığında da orada olduğunda da bir türlü ilaç yazdıramıyor, sonuç alamıyordum. Hasta telefonuna iki gün boyunca bakılmıyor (HTS Kayıtlarına bakılabilir), hasta yüzüne telefon kapatılıyor, hasta talebi ısrarla reddediliyor, bugün git yarın gel deniyor ve hasta yüzüne kapı çarpılıyor, kilitleniyordu. Bu olumsuz tavırlar o denli ağırıma gitti ki ikinci günkü mağduriyetimi de Cimer’e bildirdim. Öğleden sonra ASM’ne yeniden gittiğimde Dr. S.... Y....... beni karşısında görünce şaşırdı ve 1-1.5 dk içinde raporlu ilaçlarımı yazdı. Bu esnada kendisine çok uygun bir üslupla iki gündür mağdur olduğumu, telefonla ulaşamadığımı, ulaştığımda da yüzüme kapatıldığını söylediğimde “Seninle mahkemede görüşürüz” dedi. İlk başta bu sözüne anlam veremedim, sonradan, öğle istirahatinde kolluk kuvvetlerini çağırıp hakkımda ağır ithamlar içeren bir şikayette bulunduğunu öğrendim ve karakola giderek ben de ifade verdim. Nasıl oluyorsa hekim tarafından asli görevin icrasına vakit bulunamıyor, görev dışında kalan konulara geniş geniş vakit ve emek ayrılabiliyor. O esnada doktorun ifadesinde (Bu yaptığı ciddi bir suç) tarafıma bir de hastalık isnat ettiğini öğrendim. Hak sahibi emekli bir memur ve vatandaş olarak devletimizin sunduğu sağlık hizmetinden yararlanmam konusunda görevini ifa etmekten imtina eden bir aile hekimi tarafından usta hırsızın ev sahibini bastırması misali iki gün boyunca farklı açılardan mağdur edildim. Bu konu ile ilgili bahsi geçen sağlık çalışanlarının, devletimizin sunduğu her türlü imkana rağmen sağlık sistemimizi kötü ve yetersiz gösterme gayreti içerisinde olduklarına bizzat tanıklık etmenin derin üzüntüsü içerisindeyim. Aksi halde istirahatte olma gerekçesiyle 1.5 dk reçete yazmaktan imtina eden bir hekim çok daha uzun ve zor bir süreç olan (ifade tutanağı, şikayet, dava vs.) bu yolu neden tercih edebilirdi? Kalp gibi önemli bir rahatsızlığa ait raporlu ilaçları yazdırmak dışında beklentim olmadığı halde, 1-1.5 dk.lık reçete işlemimi yaptıramadığım gibi kendimi birde adli bir olayın içinde buldum. İlçe sağlık müdürlüğü yetkilileri ile yaptığım yazışma ve konuşmalarda mevzuat gereği hekimin şahsi telefonuna bakmaması, saha çalışması esnasında muayene etmemesi, orada olmayan bir doktorun yerine diğer doktorların reçete yazamaması, hekimin istirahat saatinde hasta muayene etmemesi gibi konularda yaptırım uygulanamayacağı yönünde bilgiler edindim. Bu olayda yaşananlar bana göre; Yapılan hatalı uygulamaların yasal kılıfa bürünmesi, adeta kılıfına uydurulmasıdır ve vatandaşın aklı ile alay etmektir. Hasta hakları, hipokrat yemini, meslek etiği, vatandaşa hizmet odaklı çalışma anlayışı burada askıya alınmış ve asla iyi niyetle yaklaşılmamıştır. Her yasal hakkın helal olmadığını, helalleşmenin mahkemede dava kazanmaktan daha üstün olması gerektiğini söyleyen Alev ALATLI’nın bu tespiti bu olayda doğrulanmıştır. Vatandaşa yönelik bu tarz davranışlar idare tarafından ne kadar yasal bir kılıfa bürünebilse de vatandaşın her zaman haklı olduğu, halka hizmetin Hakka hizmet olduğu prensibinden uzaklaşılmaması gerektiğine inanıyorum. Aksi halde devlet ciddiyeti ile asla bağdaşmayan bu tür davranışları alışkanlık haline getirenlerle mücadele edilemeyeceği kanaatindeyim. 2 gün boyunca 10 sn telefona bakıp hastasını yönlendirmeye vakit bulamayan, öğle istirahatinde de olsa çok kısa vakit ayırıp kalp hastası vatandaşa raporlu ilacını yazmaya vakit bulamayan aile hekimi kolluk kuvvetlerini bulunduğu yere kadar çağırmaya vakit bulabiliyor. Dahası yetkisini ve haddini aşarak tanısı konulmuş, tedavisi devam eden bir hastalığa ilaç yazmayıp psikiyatri uzmanlık alnına giren bir hastalık teşhisi koyması, hastanın psikolojisi hakkında asılsız ithamlarda bulunabiliyor. Asıl huzuru kendisinin bozduğunu, vatandaşta huzur bırakmadığını görmeyip vatandaşa huzur bozulduğu iddiasıyla asılsız ithamlarda bulunması ve devletin yetkili kolluk kuvvetlerini ve yargı organlarını meşgul etmesi de cabası. Kısaca özetlemek gerekirse; Kolayca yapması gerekeni yapmayıp karmaşık ve zor olanı devleti vatandaş gözünde kötü gösterme pahasına tercih ediyor. Hakkında vatandaşlardan çok şikayet aldığı söylenen bu ve benzeri şahıslar hakkında birilerinin müdahil olması gerektiğini düşünüyorum. Bu tarz olumsuz zihniyetlerle mücadele edilerek devletin imkanlarının kişisel bakış açısı ve keyfi davranışları uğruna heba edilmemesi gerektiğine inanıyorum. Belirttiğim mağduriyetimin giderilmesi için gereğinin yapılmasını saygılarımla arz ederim.
D***** K**********

Diğer Geribildirimler


Doktor Muayenesi ve İlaç Yazımı Konusunda Yaşanan...

10.04.2025 tarihinde, saat 09:45’te Şişli Hamidiye Etfal Eğitim ve Araştırma Hastanesi (Seyrantepe)...

S*** A*****

Hastalıkların Kök Nedenleri

Doktorların daha ilgili olmasını, sürekli ağrı kesici vermek yerine sorunun nerede-neden olduğunu...

Esma Sağlam

Hastanede Yaşanan Otopark Vale Sorunu

04.04.2025 tarihinde Acıbadem Kartal Hastanesi’ne hasta ziyareti amacıyla geldik. Ziyaretimiz...

M**** B******

Tereyağında Renklendirici Neden Kullanılır?

Marketlerden aldığımız ürünlere dair endişelerimiz her geçen gün daha fazla artıyor. Ürün...

Mustafa Çetin

Aile Hekiminin İlgisi

Antalya Manavgat 5 Nolu Aile Sağlığı Merkezi'nde 12.02.2025 tarihinde Dr. Mustafa Fatih Arslan' a...

M***** B**

AJet Çok Kötü Bir Müşteri Deneyimi Yaşattı

18 Ocak cumartesi sabahı 07.50 Ankara-İzmir uçağına binmek üzere saat 06.50 de havaalanına...

S**** Ö****** B******