Salon köşesindeki o yeşil dostunla ne kadar yakınsın? Sadece haftada bir sulayıp geçiyor musun, yoksa onunla sabah selamlaşıp yapraklarını mı siliyorsun? Avustralya’da yapılan bir araştırma, iç mekân bitkileriyle kurduğumuz ilişkilerin sandığımızdan çok daha derin olabileceğini ortaya koydu. Ve evet, bazı insanlar bitkisini kaybettiğinde gerçekten yas tutuyor!
Evde Bitki Beslemek Neden Bu Kadar Popüler Oldu?
Bitki yetiştiriciliği aslında antik çağlara kadar uzanıyor. M.Ö. 3. yüzyılda Mısırlılar evlerine bitki alırken, Pompeii kalıntıları da içeride bitki kullandıklarını gösteriyor. Modern dünyada ise iç mekân bitkileri 20. yüzyılın ikinci yarısında daha yaygın hale geldi. Özellikle COVID-19 pandemisi sırasında doğaya özlem duyan pek çok kişi soluğu saksı bitkilerinde aldı.
Ve bu ilgi boşuna değil: Bitkiler sadece dekoratif değil; ruh halimizi iyileştiriyor, stresi azaltıyor, üretkenliği artırıyor ve hatta fiziksel ağrıları bile hafifletiyor.
Peki, Bitkilerle Nasıl Bir İlişki Kuruyoruz?
Araştırma kapsamında Avustralya’da 115 kişiyle görüşülmüş. Katılımcıların yaşları 18 ile 69 arasında değişiyor ve ortalama olarak evlerinde 15 iç mekân bitkisi bulunuyor. En popüler bitkiler ise sukulentler, salon sarmaşıkları (devil’s ivy) ve monstera.
Bu insanlar bitkileriyle olan ilişkilerine göre 4 farklı gruba ayrılmış:
1. Derin Bağ Kurmuş Olanlar (%14)
Bu grup bitkilerini aileden biri gibi görüyor. Yaprağı kopan bir bitki için gözyaşı döken bile var. Bir katılımcı şöyle demiş:
“Onlar benim çocuklarım gibi.”
2. İlgili ve Keyif Alanlar (%42)
Bu kişiler bitkileriyle zaman geçirmeyi seviyor ama duygusal bir bağdan ziyade bakım vermeye odaklanıyorlar.
“Sularken ve büyüdüklerini izlerken heyecanlanıyorum.”
3. Sınırlı İlgilenenler (%23)
Bitkileri seviyorlar ama fazla vakit ayırmıyorlar. Daha çok dekoratif amaçlı.
“İç mekân bitkileri güzel ama dışarıdaki bahçemiz bizim için daha önemli.”
4. Hiç İlişkisi Olmayanlar (%12)
Bitkiler onlara ya hediye gelmiş ya da neredeyse hiç sulanmıyor.
“Zaten sukulent, fazla su istemiyor.”
Bitkilerle Daha Anlamlı Bir Bağ Kurmak Mümkün mü?
Evet! Bu araştırma pandemi döneminde yapılmış olsa da, günümüzde de bitkilerle kurduğumuz ilişkiler ruh halimizi etkileyebilir. Bitkiler bize doğayla bağ kurmanın, yavaşlamanın ve bakım vermenin basit ama etkili yollarını sunuyor.
Evindeki bitkilere bir göz at. Onlar senin için ne ifade ediyor? Belki de biraz daha ilgiyle sana düşündüğünden fazlasını verebilirler.
1 Yorum
aynur gündüz
25-04-2025 11:10Yazıyı okurken tam anlamıyla kendimi buldum! Evde 30’dan fazla bitkim var ve her biriyle kurduğum bağ o kadar güçlü ki, bazen onlarla geçirdiğim zaman gerçekten günümün en değerli anı oluyor. Onları sularken, yeni yapraklar çıkarken ya da minik bir çiçek açarken yaşadığım mutluluğu anlatamam. Özellikle sukulentlerime bayılıyorum, çünkü çok az su versem de her zaman sağlıklı ve mutlu görünüyorlar! Bir yandan da, kaybettiğim bir bitki beni o kadar üzebiliyor ki, hani gerçekten başımın üstünde yeri var! Gerçekten bitkiler sadece evimizi güzelleştirmekle kalmıyor, aynı zamanda ruh halimizi de iyileştiriyor. Bu yazı tam da bitki düşkünlerinin hissettiklerini anlatıyor. Kendi bitkilerimle daha derin bir bağ kurmaya karar verdim. Teşekkürler!